Genel Bilgi
- Kategori: Aksiyon, Macera, Animasyon, Korku
- Yayın Tarihi: 21 Temmuz 2023 (Türkiye – Genellikle dijital platformlar ve sınırlı gösterim)
- Oyuncular (Seslendirme – İngilizce): Matthew Mercer (Leon S. Kennedy), Kevin Dorman (Chris Redfield), Erin Cahill (Rebecca Chambers), Nicole Tompkins (Jill Valentine), Stephanie Panisello (Claire Redfield)
- Dil: İngilizce, Japonca (Orijinal Diller)
- Film Süresi: 1 saat 32 dakika
- Yönetmen: Eiichirô Hasumi
Resident Evil: Death Island – Efsanelerin Alcatraz’daki Ölümcül Buluşması
Capcom’un ikonik hayatta kalma-korku serisi Resident Evil, oyun dünyasındaki başarısını uzun yıllardır CGI animasyon filmleriyle de perçinliyor. Oyunlarla aynı evrende geçen ve hikaye sürekliliğini devam ettiren bu filmlerden biri olan “Resident Evil: Death Island”, serinin hayranları için özellikle heyecan verici bir yapım olarak öne çıkıyor. Yönetmenliğini Eiichirô Hasumi’nin, senaristliğini ise Makoto Fukami’nin üstlendiği film, serinin en sevilen beş ana karakterini (Leon, Chris, Jill, Claire ve Rebecca) ilk kez tam anlamıyla bir araya getirerek aksiyon, macera ve korku dolu bir Alcatraz kabusu sunuyor.
Resident Evil: Death Island Filminin Konusu: Alcatraz Kabusu
Film, Resident Evil evreninin farklı köşelerinde biyoterörizmle mücadele eden kahramanlarımızın yollarının kesiştiği gerilim dolu bir hikayeyi anlatıyor.
Leon ve Chris’in Kesişen Yolları
Bir yanda, D.S.O. (Güvenlik Operasyonları Bölümü) ajanı Leon S. Kennedy, kaçırılan önemli bir doktoru kurtarma görevindedir. Ancak bu hassas görev, gizemli ve tehlikeli bir kadının ortaya çıkışıyla beklenmedik bir şekilde sekteye uğrar. Diğer yanda ise, B.S.A.A. (Biyoterörizm Güvenlik Değerlendirmesi İttifakı) ajanı Chris Redfield, San Francisco’da ortaya çıkan ve kaynağının kötü şöhretli Alcatraz Adası olduğu düşünülen gizemli bir zombi salgınını araştırmaktadır.
Gizemli Salgın ve Alcatraz Bağlantısı
Salgının kurbanları arasındaki tek ortak nokta, hepsinin yakın zamanda Alcatraz Adası’nı ziyaret etmiş olmasıdır. Bu ipucu, Chris ve ekibini (ki bu ekibe serinin diğer tanıdık yüzleri de dahil olacaktır) doğrudan tehlikenin kalbine, yani Alcatraz’a yönlendirir. Ada, sadece terk edilmiş bir hapishane değil, aynı zamanda yeni ve ölümcül biyolojik silahların (B.O.W.) kol gezdiği bir cehenneme dönüşmüştür.
Ada’da Bekleyen Yeni Tehditler ve Efsanevi Buluşma
Leon’un görevi ve Chris’in araştırması, kaçınılmaz olarak onları Alcatraz’da bir araya getirir. Ancak yalnız değillerdir. Salgının ardındaki sır perdesini aralamak ve biyoterör tehdidini ortadan kaldırmak için Jill Valentine, Claire Redfield ve Rebecca Chambers da mücadeleye katılır. Serinin bu beş efsanevi karakteri, hayatta kalmak ve adanın karanlık sırlarını ortaya çıkarmak için omuz omuza savaşmak zorunda kalır. Bu durum, hem karakterler arasındaki dinamikler hem de hayranlar için unutulmaz aksiyon sahneleri anlamına gelmektedir.
Yönetmen Eiichirô Hasumi ve Senarist Makoto Fukami
Filmin yönetmen koltuğunda, daha önce yine bir Resident Evil animasyon serisi olan “Resident Evil: Infinite Darkness”ı yönetmiş olan Eiichirô Hasumi oturuyor. Hasumi, canlı aksiyon filmlerindeki tecrübesini animasyon dünyasına taşıyarak gerilimi ve aksiyonu dengeli bir şekilde sunmayı hedefliyor. Senaryo ise özellikle “Psycho-Pass” gibi karanlık ve gerilim dolu anime serilerindeki çalışmalarıyla tanınan Makoto Fukami’ye ait. Fukami’nin kaleminden çıkan hikaye, Resident Evil’ın köklerindeki korku ve aksiyon öğelerini modern bir anlatıyla birleştiriyor.
Efsanevi Karakterler ve Yetenekli Seslendirme Kadrosu
“Death Island”ın en büyük gücü, şüphesiz ikonik karakterleri bir araya getirmesi ve onlara hayat veren yetenekli seslendirme sanatçılarıdır.
Leon S. Kennedy (Matthew Mercer)
Raccoon City faciasından beri biyoterörizmle savaşan tecrübeli ajan Leon, yine karizması ve yetenekleriyle ön planda. Matthew Mercer, karaktere modern oyunlardaki ve önceki animasyonlardaki sesiyle hayat vermeye devam ediyor.
Chris Redfield (Kevin Dorman)
B.S.A.A.’in kurucu üyelerinden olan ve biyolojik tehditlere karşı savaşmaktan asla yorulmayan Chris, fiziksel gücü ve liderlik vasıflarıyla ekibin önemli bir parçası. Kevin Dorman, Chris’in kararlı ve tecrübeli sesini başarıyla yansıtıyor.
Jill Valentine, Claire Redfield ve Rebecca Chambers (Nicole Tompkins, Stephanie Panisello, Erin Cahill)
Bu film, Jill Valentine’ın “Resident Evil 3” olaylarından sonra yaşadığı travmalarla nasıl başa çıktığına dair küçük ipuçları sunarken, Claire Redfield’ın TerraSave organizasyonuyla bağlantılı mücadelesini ve bilim insanı Rebecca Chambers’ın zekasını ve uzmanlığını ekibe katmasını sağlıyor. Nicole Tompkins (Jill), Stephanie Panisello (Claire) ve Erin Cahill (Rebecca), karakterlerin hayranlar tarafından sevilen kişiliklerini ve seslerini başarıyla canlandırıyorlar. Bu beşlinin bir arada olması, film boyunca hem çatışma hem de işbirliği dinamikleri açısından ilgi çekici anlar yaratıyor.
Filmin Kategorisi: Aksiyon, Korku ve Maceranın Animasyonla Buluşması
“Resident Evil: Death Island”, serinin önceki CGI filmleri gibi Aksiyon, Macera, Animasyon ve Korku türlerini harmanlıyor. Film, yüksek tempolu çatışma sahneleri, ürkütücü B.O.W. tasarımları, gerilim dolu anlar ve Alcatraz adasının klostrofobik atmosferiyle korku öğelerini canlı tutarken, karakterlerin adayı keşfetmesi ve salgının gizemini çözmeye çalışmasıyla macera unsurlarını da barındırıyor. Tamamen CGI animasyon olması, oyunlardaki görsel stile sadık kalarak fantastik aksiyon sekanslarına ve detaylı karakter modellerine olanak tanıyor. En önemlisi, film Resident Evil oyun evreniyle doğrudan bağlantılı ve kanonik bir hikaye anlatıyor.
Resident Evil: Death Island Eleştirileri ve Hayran Tepkileri
Film, genel olarak Resident Evil hayranları tarafından olumlu karşılandı, ancak genel sinema izleyicisi ve bazı eleştirmenlerden karışık yorumlar aldı. Sağlanan sitedeki 3.1/5 gibi üye puanları da bu durumu yansıtıyor.
Olumlu Yönler:
- Fan Servisi: Beş ana karakteri (Leon, Chris, Jill, Claire, Rebecca) ilk kez bir arada görmek, hayranlar için en büyük çekim merkezi oldu. Karakterler arasındaki etkileşimler ve göndermeler takdir topladı.
- Aksiyon: Film, baştan sona yüksek tempolu ve tatmin edici aksiyon sahneleri sunuyor. Özellikle B.O.W.’lara karşı verilen mücadeleler görsel olarak etkileyici bulundu.
- Kanonik Hikaye: Oyun evrenine yaptığı katkı ve karakterlerin gelişimine dair sunduğu küçük detaylar, seriyi takip edenler için değerliydi.
Eleştirilen Yönler:
- Senaryo: Hikaye, bazıları tarafından tahmin edilebilir ve klişe bulundu. Karakter motivasyonları veya olay örgüsündeki bazı noktalar yüzeysel kalabildi.
- Animasyon Kalitesi: Genel olarak başarılı bulunsa da, zaman zaman karakter animasyonlarının veya çevre detaylarının AAA oyunların veya üst düzey animasyon filmlerinin gerisinde kaldığı belirtildi.
- Diyaloglar: Bazı diyaloglar, özellikle aksiyon dışı sahnelerde, biraz yavan veya klişe olarak değerlendirildi.
Sonuç olarak, “Death Island” eleştirmenlerden ziyade hayranları hedefleyen ve bu hedefi büyük ölçüde tutturan bir yapım olarak görülüyor.
Resident Evil Evrenindeki Yeri
“Resident Evil: Death Island”, kronolojik olarak 2015 yılında geçmektedir. Bu, onu “Resident Evil 6” (2012/2013) ve bir önceki CGI film “Resident Evil: Vendetta” (2014) sonrasına, ancak “Resident Evil 7: Biohazard” (2017) öncesine yerleştirir. Film, serinin diğer CGI yapımları (“Degeneration”, “Damnation”, “Vendetta”) ve animasyon dizisi “Infinite Darkness” ile aynı süreklilik içinde yer almaktadır.
Neden İzlenmeli? Kimler İçin Uygun?
Bu film, öncelikle ve özellikle sıkı Resident Evil hayranları için bir zorunluluk niteliğinde. Eğer serinin karakterlerini seviyor, oyun evrenindeki hikayelerin devamını merak ediyor ve bol aksiyonlu bir animasyon deneyimi arıyorsanız, “Death Island” size keyifli 1.5 saat sunacaktır. Efsanevi beş karakteri bir arada görmek ve onların dinamiklerine tanık olmak başlı başına bir sebep. Ancak, Resident Evil evrenine yabancıysanız veya derinlikli, karmaşık bir senaryo beklentiniz varsa, film size biraz yüzeysel veya kafa karıştırıcı gelebilir. Karakterleri ve geçmiş olayları bilmek, filmden alınacak keyfi kesinlikle artıracaktır. Özetle, “Death Island” safkan bir hayran filmi ve bu kimliğini gururla taşıyor.