DramKomediRomantik

Sesim Geliyor mu?

Kategori: Dram, Komedi, Romantik Komedi
Yayın Tarihi: Türkiye: 20 Şubat 2026 (Sinemada) / ABD: 19 Aralık 2025
Oyuncular: Will Arnett (Alex Novak), Laura Dern (Tess Novak), Andra Day, Bradley Cooper, Sean Hayes, Amy Sedaris, Ciarán Hinds
Dil: İngilizce (Orijinal Ülke: ABD)
Film Süresi: 2 saat 4 dakika (124 dakika)
Yönetmen: Bradley Cooper

 Sesim Geliyor mu? (Is This Thing On?): Orta Yaş Arınması ve Stand-Up Mikrofonu

Hollywood’un çok yönlü ismi Bradley Cooper’ın yönetmen koltuğuna oturduğu ve yapımcılığını üstlendiği üçüncü uzun metrajlı filmi “Sesim Geliyor mu?” (Orijinal adı: Is This Thing On?), modern bir evliliğin ve orta yaş bunalımının samimi, acı-tatlı bir portresini sunuyor. Filmin senaryosu, Cooper’ın yakın dostu Will Arnett ve Mark Chappell ile birlikte kaleme alınmış olup, İngiliz komedyen John Bishop’ın hayatından esinlenmiştir.

Başrollerinde Will Arnett ve Oscar ödüllü Laura Dern’in yer aldığı film, boşanmanın eşiğindeki Alex ve Tess çiftinin, hayatlarının yarısında kimliklerini, ebeveynlik rollerini ve aşkın olası yeni biçimlerini yeniden tanımlama mücadelesini anlatıyor. 2025 New York Film Festivali’nin kapanış filmi olarak prömiyerini yapan ve eleştirmenlerden büyük ölçüde olumlu tepkiler alan bu yapım, Türkiye’de 20 Şubat 2026’da vizyona girmeye hazırlanıyor. Sesim Geliyor mu?, dramatik yoğunluğu komedinin iyileştirici gücüyle harmanlayarak, izleyiciye derin, dürüst ve kahkahalarla dolu bir “orta yaş arınması” deneyimi vadediyor.

 Konu ve Temel Çatışma: Mikrofonun Başında Hayatı Yeniden Yazmak

Sesim Geliyor mu? filmi, boşanmanın bir bitişten çok, yeni bir başlangıç olabileceği fikri etrafında dönüyor. Film, evliliğin sona ermesiyle birlikte hem Alex hem de Tess’in yaşadığı kişisel dönüşüm yolculuğuna eşit ölçüde odaklanıyor.

 Alex’in Yeniden Doğuşu: Stand-Up Sahnesinde Amaç Arayışı

Filmin erkek kahramanı Alex Novak (Will Arnett), evliliğinin dağılmasıyla birlikte, kendini orta yaş bunalımı ve kimlik boşluğu içinde bulur. Alex, boşanmanın getirdiği yalnızlık ve karmaşayla yüzleşirken, New York’un hareketli stand-up komedi sahnesinde beklenmedik bir amaç ve kendini ifade etme yolu keşfeder.

  • Dürüst Komedi: Alex’in stand-up rutini, doğrudan boşanma sürecinden, ortak ebeveynlik zorluklarından ve orta yaşın saçmalıklarından beslenir. Bu sahne, onun için bir kaçıştan çok bir arınma alanına dönüşür. Kendini, başkalarını güldürerek, kendi acısıyla başa çıkmayı ve hayatının dümenini yeniden bulmayı öğrenir. Bradley Cooper’ın ifadesiyle, bu bir “orta yaş krizi değil, bir orta yaş arınmasıdır.” Film, Alex’in bu yeni sanat formunda gelişmesini ve sesini bulmasını, komedi dünyasının iç yüzünü de dürüstçe göstererek aktarır.

 Tess’in Hesaplaşması: Fedakarlıklar ve Yeni Kimlik

Diğer yanda, Alex’in eski karısı Tess Novak (Laura Dern), boşanmayla birlikte kendi hayatını ve kimliğini sorgulamak zorunda kalır. Tess, evliliği boyunca ailesi için yaptığı fedakarlıklarla yüzleşir ve bu fedakarlıkların onu nasıl bir kişisel boşluğa sürüklediğini fark eder.

  • Eşitlik ve Kimlik: Tess’in hikayesi, kadınların geleneksel roller ve kişisel hedefler arasında kalışını derinlemesine inceler. Laura Dern, Tess’in bu karmaşık duygusal geçişini, öfkesini, pişmanlığını ve kendini yeniden keşfetme yolculuğunu ustalıkla yansıtır.
  • Ortak Ebeveynlik Zorlukları: Alex ve Tess, evlilikleri sona ermiş olsa da, iki oğullarını birlikte büyütmeye devam etmek zorundadırlar. Film, ortak ebeveynliğin (co-parenting) hem komik hem de duygusal açıdan zorlayıcı anlarını, dürüst ve gerçekçi bir dille işler. Bu süreç, ikilinin aşkın ve ilişkinin yeni bir biçim alıp alamayacağını sorgulamalarına neden olur.

 Yardımcı Karakterler ve Bradley Cooper’ın Rolü

Filmin geniş oyuncu kadrosu, hikayenin derinliğini ve komedi tonunu zenginleştirir. Andra Day, Sean Hayes, Amy Sedaris ve Ciarán Hinds gibi isimler, Alex ve Tess’in hayatındaki destekleyici, eleştirel veya mizahi rolleri üstlenirler. Özellikle Bradley Cooper’ın filmde üstlendiği rolde, Alex’in komedi yolculuğunda önemli bir figür olması beklenmektedir. Bu, filmin komedi ve dramatik unsurlarını dengelemede kritik bir rol oynar.

 Yönetmenlik ve Eleştirel Perspektifler: Cooper’ın Samimiyet Dersi

Sesim Geliyor mu?, Bradley Cooper’ın A Star Is Born (Bir Yıldız Doğuyor) ve Maestro‘dan sonraki üçüncü yönetmenlik projesi olarak, onun sanatsal olgunluğunu ve kişisel temalara olan ilgisini pekiştiriyor.

 Bradley Cooper’ın Yönetmenlik İmzası

Cooper, yönetmen olarak, karakterlerin duygusal gerçekliğini ön plana çıkaran, samimi ve insancıl bir yaklaşımı benimsemiştir. Filmin, özellikle stand-up sahnelerinde, doğaçlama ve ham duyguyu yakalamayı hedefleyen bir sinema dili kullandığı tahmin edilmektedir. Vanity Fair‘e verdiği bir röportajda Cooper, filmin “bir orta yaş arınması” olduğunu belirterek, odak noktasının duygusal iyileşme ve kendini bulma olduğunu vurgulamıştır. Cooper’ın bu projedeki amacı, Arnett ile olan uzun soluklu dostluğunu ve kişisel deneyimlerini sinema perdesine yansıtarak otantik ve içten bir hikaye yaratmaktır.

 Will Arnett ve Laura Dern’ün Kimyası

Filmin en çok övülen yönü, şüphesiz Will Arnett ve Laura Dern’ün ekrandaki doğal ve güçlü kimyasıdır. Arnett, Arrested Development gibi yapımlardan tanıdığımız komedi zamanlamasını, Alex’in kırılganlığı ve çaresizliğiyle harmanlayarak kariyerinin en derin rollerinden birini sunar. Laura Dern ise, karmaşık ve fedakar bir anneyi ve eşi canlandırmadaki ustalığını bir kez daha sergileyerek, Tess’in sessiz acısını ve nihai gücünü izleyiciye hissettirir. İkilinin arasındaki gerçekçi çatışma ve hala var olan sevgi kırıntıları, filmin dramatik ağırlığını oluşturur.

 Eleştirel Kabul ve Film Türü

Sesim Geliyor mu?, eleştirmenler tarafından “boşanma komedisi” alt türünün modern ve başarılı bir örneği olarak görülmektedir. Filmin, New York Film Festivali’ndeki prömiyerinden sonra gelen ilk eleştiriler, filmin komedi ve dramı başarılı bir şekilde dengelemesini, oyuncu kadrosunun etkileyici performanslarını ve Cooper’ın yönetmenlikteki hassaslığını vurgulamıştır.

Guardian’dan Adrian Horton, filmi “komedyenlerin komedisi, büyüleyici bir eser” olarak nitelendirmiş ve Arnett ile Dern’ün performanslarının “olağanüstü” olduğunu belirtmiştir. Film, boşanmanın ve orta yaşın getirdiği hüzünlü gerçekleri kabul ederken, aynı zamanda yeniden başlama, kahkaha ve yeni bir aşk formunun mümkün olduğu umudunu da sunmaktadır. Toplumsal cinsiyet rolleri, ebeveynlik baskısı ve kendini gerçekleştirme temaları, filmi günümüz ilişkilerine dair önemli bir yorum haline getirmektedir.

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu