GerilimKorku

Siyah Telefon

Kategori: Korku, Gerilim
Yayın Tarihi: 24 Haziran 2022 (Türkiye ve ABD)
Oyuncular: Mason Thames (Finney Shaw), Madeleine McGraw (Gwen Shaw), Ethan Hawke (The Grabber / Albert), Jeremy Davies (Mr. Shaw), James Ransone (Max), Miguel Cazarez Mora (Robin)
Dil: İngilizce
Film Süresi: 1 saat 43 dakika (103 dakika)
Yönetmen: Scott Derrickson

 Siyah Telefon: 70’ler Estetiğinde Travma ve Hayaletlerden Gelen Yardım

Siyah Telefon (Orijinal adı: The Black Phone), 2022 yılının en çok konuşulan ve ticari açıdan en başarılı korku/gerilim filmlerinden biri olarak öne çıkmaktadır. Yönetmen koltuğunda Sinister ve Doctor Strange gibi başarılı yapımlara imza atmış olan Scott Derrickson‘ın oturduğu film, ünlü korku yazarı Stephen King’in oğlu Joe Hill’in 2004 tarihli aynı adlı kısa öyküsünden serbestçe uyarlanmıştır. Derrickson ve senaryo ortağı C. Robert Cargill, Joe Hill’in minimalist doğaüstü konseptini, yönetmenin kendi çocukluk travmaları ve 70’ler banliyö estetiği ile harmanlayarak derinlikli bir gerilim hikayesi yaratmıştır.

Film, 1978 yılının Denver banliyölerinde, çocuk istismarı, okul zorbalığı ve aile içi şiddet gibi karanlık temaların ortasında büyüyen Finney Shaw‘un hikayesine odaklanır. Siyah Telefon, sadece bir seri katil gerilimi olmakla kalmaz; aynı zamanda, bir çocuğun umutsuzluk içinde bile direncini ve sevgi bağlarının gücünü keşfetmesini anlatan duygusal bir hayatta kalma destanına dönüşür. 16-18 milyon dolarlık mütevazı bütçesine karşın dünya çapında 161.4 milyon dolar hasılat elde ederek, Blumhouse Productions’ın son yıllardaki en önemli başarılarından biri olmuştur.

 Film Konusu ve Temaları: Geçmişin Sesleri ve Geleceğin Umudu

Siyah Telefon, hikayenin merkezine kaçırılan bir çocuk ile sadist bir katil arasındaki psikolojik savaşı ve buna doğaüstü bir elementin eklenmesini yerleştirir.

 Finney Shaw ve Denver’ın Kabusu

Filmin ana karakteri Finney Shaw (Mason Thames), utangaç ve zeki, 13 yaşında bir çocuktur. Finney ve kız kardeşi Gwen (Madeleine McGraw), alkolik ve istismarcı babaları Mr. Shaw (Jeremy Davies) ile birlikte zorlu bir hayat yaşamaktadırlar. Okulda da zorbalıkla başa çıkmak zorunda kalan Finney için hayat zaten zorken, şehirde “The Grabber” (Yakalayıcı) lakaplı sadist bir seri katilin, ardında siyah balonlar bırakarak genç erkek çocuklarını kaçırması, atmosferi daha da gerginleştirir.

  • Kaçırılma ve Alıkonulma: Finney, en yakın arkadaşı ve koruyucusu Robin’in kaçırılmasından kısa bir süre sonra, beyaz bir minibüsle dolaşan maskeli katil The Grabber (Ethan Hawke) tarafından kaçırılır ve ses geçirmez bir bodrum katında alıkonulur.
  • The Grabber’ın Gizemi: Ethan Hawke tarafından canlandırılan The Grabber karakteri, filmin en ürkütücü unsurlarından biridir. Parçalı, grotesk maskeler takan ve sesini sürekli değiştirerek karakter oynayan bu katil, sıradan bir katil tiplemesinden sıyrılır. Hawke, mimiklerini gizleyen maskesinin ardında sadece gözleri ve sesiyle tehditkâr bir performans sergileyerek, karakterine ürkütücü bir dengesizlik katar.

 Doğaüstü Kurtuluş Planı: Siyah Telefon

Bodrum katının duvarında, hiçbir yere bağlı olmayan eski ve siyah bir çevirmeli telefon bulunmaktadır. Finney’nin esareti, bu telefonun beklenmedik bir şekilde çalmasıyla doğaüstü bir boyut kazanır.

  • Hayaletlerin Rehberliği: Finney, telefon aracılığıyla The Grabber’ın daha önce kaçırıp öldürdüğü kurbanların hayaletleriyle iletişime geçer. Bu hayaletler, Finney’e kendilerini kurtarmak için ne yapmaları gerektiğini söyleyerek, Finney’nin bodrumdan kaçış planını ve katile karşı direnişini adım adım organize etmesine yardımcı olurlar. Her bir hayalet, Finney’e kendi başlarına gelenlerden öğrendikleri kritik bilgileri aktarır.
  • Gwen’in Durugörüsü: Diğer tarafta, Finney’nin küçük kız kardeşi Gwen, ölen annesinden miras kalan durugörü yeteneği sayesinde rüyalarında Finney’nin başına gelenlerle ilgili ipuçları görmeye başlar. Gwen, polisin (Dedektif Wright ve Miller) ilgisizliğine rağmen, Finney’i kurtarmak için elindeki bu doğaüstü yeteneği kullanmakta kararlıdır.
  • Travma ve Direniş Teması: Film, çocukların kendi aralarındaki dayanışmayı ve aile içi istismar (alkolik baba figürü) gibi konuları korku unsurlarıyla birleştirir. Finney’nin nihai başarısı, sadece The Grabber’ı yenmekle kalmaz; aynı zamanda utangaçlığını aşarak ve zorbalara karşı koyarak kazandığı bireysel güçlenmeyi de temsil eder. Derrickson, kendi çocukluk travmalarını işlediği bu hikayede, çocukların direnme ve birbirine destek olma kapasitesini yüceltir.

 Eleştirel Perspektif ve Başarı: Korku Türüne Taze Bir Soluk

Siyah Telefon, eleştirmenlerden genel olarak olumlu eleştiriler almış ve yönetmenin imzası haline gelmiş bazı korku unsurlarını barındırmasıyla dikkat çekmiştir.

 Olumlu Eleştiriler ve Performanslar

Film, özellikle atmosferi, oyunculukları ve doğaüstü gerilim ile gerçek hayattaki dehşeti başarılı bir şekilde harmanlaması nedeniyle övgü toplamıştır.

  • Ethan Hawke’ın Performansı: Ethan Hawke’ın, kariyerinde nadir görülen bir şekilde bir korku filmi canisini canlandırması büyük ilgi çekmiştir. Maskesinin getirdiği kısıtlamalara rağmen Hawke, ses tonu, vücut dili ve gözleriyle korkutucu ve dengesiz bir karakter yaratmayı başarmıştır.
  • Genç Oyuncuların Başarısı: Mason Thames (Finney) ve özellikle Madeleine McGraw (Gwen) gibi genç oyuncular, filmin duygusal çekirdeğini taşımakta son derece başarılı bulunmuştur. McGraw’un zeki, küfürbaz ve kararlı Gwen karakteri, eleştirmenler tarafından filmin en parlak ve sevilen yönlerinden biri olarak sıkça vurgulanmıştır.
  • Atmosfer ve Joe Hill Uyarlaması: Filmin 70’ler estetiği (kıyafetler, banliyö manzaraları, film greni) ve Mark Korven’in (The Witch) gergin müzikleri, basit ama etkili bir korku atmosferi yaratmıştır. Joe Hill’in kısa öyküsünün “kalp + korku” dengesini yakalaması, hikayenin gereksiz yere uzatılmadan başarılı bir şekilde sinemaya aktarılması takdir edilmiştir.

 Zayıf Yönler ve Eleştiriler

Bazı eleştirmenler, filme yönelik belirli çekinceler dile getirmiştir.

  • Tekrarlayan Yapı ve Geliştirilmemiş Fikirler: Bazı eleştirmenler, filmin Finney’nin bodrumda esir kaldığı sekansta zaman zaman tekrarlayan bir yapıya sahip olduğunu ve Sinister filmiyle benzer temaları ve görsel teknikleri (atmosferik, grenli görüntüler) tekrar kullandığını belirtmiştir.
  • The Grabber’ın Yetersiz Keşfi: The Grabber’ın, maskelerinin groteskliği dışında kişiliği ve motivasyonlarının yeterince keşfedilmemesi (özellikle Joe Hill’in kısa öyküsüne kıyasla daha kompleks bir karakter sunulmasına rağmen), bazı izleyiciler için potansiyeli tam kullanılamamış bir nokta olarak kalmıştır.

Siyah Telefon, doğaüstü korku ile psikolojik gerilimi ustaca birleştiren, güçlü oyunculuklarla desteklenmiş ve duygusal derinliği olan bir yapım olarak kabul görmüştür. Ticari başarısı, “Siyah Telefon 2” için hızlı bir karara yol açmıştır, bu da hikayenin ve karakterlerin izleyicide bıraktığı etkinin kanıtıdır.

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu